Nöralterapi
Nöral terapide enjeksiyon yöntemiyle otonom sinir sistemi uyarılıp vücudun kendini iyileştirme fonksiyonu devreye sokulur. Nöral Devamı
İyot Tedavisi
Günümüzde İyot eksikliği birçok insanda görülen bir problemdir. Genelde İyot eksikliğinde ilk akla gelen tiroid Devamı
Kupaterapi / Hacamat
Yaz aylarına vücudumuzu hazırlarken toksinlerden kurtulmanın ruhsal ve bedensel arınmanın en iyi yollarından biri de Devamı
GAPS Diyeti
GAPS Diyeti'nin altı aşamadan oluşan Giriş Diyeti'nin birinci ve ikinci aşamasıyla bağırsak duvarındaki hasar iyileştirildiğinden Devamı
CGF Kök Hücre
CGF (Konsantre Büyüme Faktörü/+CD34) kök hücre tedavisi hastanın kendi kanı kullanılarak hasarlı dokuların iyileştirilmesi yöntemidir. Devamı
Ozon Tedavisi
Ozon bağışıklığı güçlendirmesi antienflamatuar etkisi ve pek çok faydasının yanında daha sıkı ve pürüzsüz bir Devamı
-
Akupunktur Tedavisi Sırasında Vücutta Organik Bir Değişiklik Oluşuyor mu?
Evet; akupunktur iğnesi batırıldığı zaman, iğnenin yakınındaki bölgelerde, sinirler boyunca ya da beyinde değişik kimyasal maddeler salgılanmaktadır.
İlaç tedavilerinde kullanılan vücudun kendi çarkı, ilaçların aksine her hangi bir yan etkiye neden olmadan, kullanılmakta ve tedavi sanal bir ortamda değil fizyolojik ve biyokimyasal düzeyde sağlanmaktadır. Akupunktur tedavisi sırasında; mide asit salgısında veya kan şekeri düzeyinde değişiklik oluşturulabilmekte ya da morfin benzeri endorfin denen ağrı kesici maddeler salgılanmaktadır. Bunlar organik olaylardır.
Eğer endorfinin etkisini bloke eden naloksan maddesi verilirse, akupunkturun ağrı kesici etkisini bloke etmek mümkündür.
-
Akupunktur Tedavisi Ne Kadar Sürer, Hangi Sıklıkta Uygulanır?
Bir seans 15 dakikadan az olmamak üzere ortalama 20-25 dakikadır. Bazı durumlarda 1 saate kadar uzatılabilir. Seans sıklığı, hastalığa göre her gün, haftada 2-3 kez ya da haftalık ve aylık periyotlarla olmak üzere değişir.
Bazı durumlarda ise, her sene belli dönemlerde bir kaç seans tedavi uygulamak gerekebilir.
-
Proloterapi Kimler İçin Uygulaması Uygun Değildir?
Proloterapi; ağrı oluşturan hasarlı bölgeleri kalıcı olarak mikropsuz iltihap ile tedavi eder.
Bu nedenle vücudumuzun bağışıklık sistemi proloterapide önemli yer tutar. Bağışıklık sistemini baskılayıcı, durdurucu ilaçlar kullanan ya da kullanmak zorunda kalan hastalar bu tedaviden fayda görmezler.
Non-steroidal-anti enflamatuarlar mikropsuz iltihabın düşmanıdır. Proloterapi uygulamaları süresince bu ilaçların kullanılması tedavi için uygun değildir. Bu ilaçları kullanıyorsanız vücudunuz proloterapiye cevap vermez. Tedavi öncesi mutlaka bu ilaçların kullanılması bırakılır.
Romatoid artrit gibi vücudun iltihaplı olduğu durumlarda da proloterapi tavsiye edilmez.
Hasta dermansız veya yeterli beslenememişse ya da sigara kullanıyorsa iyileşme kapasitesi bu durumlardan etkilenecektir. Proloterapiye başlamadan önce, beslenmenizi ve genel sağlığınızı düzeltmelisiniz. Bunun en iyi yolu sigarayı bırakıp, sağlıklı bir diyete başlamaktır.
Dr.Asuman Kaplan Algın kliniği olarak tedavide uyguladığımız maddeler bir çeşit anestezik madde olan Lidokain, Stem Cel, PRP ve bir çeşit şeker olan dekstrozdur.
Proloterapi ile oluşan yeni dokuların şekillenmesi özel bir rehabilitasyon gerektirir. Dolayısıyla egzersiz bu tedavinin ayrılmaz parçasıdır. Hastalarımızın da unutmaması gereken önemli konulardan biri de budur.
-
Hacamat Nedir?
Hacamat, deriden ufak ensizyonlardan vakum yolu ile kan alınmasıdır.
Genellikle iki omuz arasından, sırttan, başın arka tarafından yahut vücudun herhangi bir yerinden bardak veya boynuzla alınır. Argoda hafif yaralama olarak kullanılmaktadır.
Geçmiş dönemlerde tıbbi amaçlı yaygın kullanılmış fakat deneysel çalışmaların bulunmaması nedeniyle modern tıp tarafından bilinmemektedir. “hijamah” ve “hajamat” kelimeleri ile internette yabancı sitelerde geçmektedir.
Türkiye’de kan vermenin de hacamat olduğu söylensede aynı uygulama değildir. Hacamatta kılcal damarlar ve lenf sıvısı çıkmakta akupunktur noktaları uyarılmaktadır. Kan verme işleminde ise sadece venöz kan verilmektedir.
-
Tıbbi Ozon Nedir?
Tedavide kullanılacak ozon gazı medikal ozon jeneratörlerinde saf oksijenden üretilir.
Üretilen ozon daima oksijen ile karışım halinde kullanılır. Tek başına saf ozon kullanılmaz. Oksijen /Ozon oranı % 99,95-95 arasında değişir. Karşımın Ozon oranı % 0,05-5 arasındadır. İlaç tedavilerinde olduğu gibi ozon tedavisinde de miktar ve oran hastanın durumuna göre hekim tarafından belirlenir.
Her hastaya uygulanacak olan tedavi yöntemi ve dozu farklıdır. Ozon, bu hastalıklarda hiçbir zaman klasik tedavi yöntemlerinin bırakılmasını gerektirmez veya o tedaviye bir alternatif olarak uygulanmaz. Ozon tedavisi duruma göre tek başına veya destekleyici olarak uygulanabilir. Kural olarak, ozon diğer tedavilere ek olarak uygulanan tamamlayıcı bir tedavidir.
Beden Kitle Endeksi Hesaplama
