Nöralterapi
Nöral terapide enjeksiyon yöntemiyle otonom sinir sistemi uyarılıp vücudun kendini iyileştirme fonksiyonu devreye sokulur. Nöral Devamı
Kozmetik Akupunktur
Akupunktur 5 bin yıldır uygulanan doğal bir tedavi yöntemidir. Hastalıkları tedavi etmek için ve hasta Devamı
Tıbbi Hipnoz
Tıbbi hipnoz bilinçaltını yönetme biçimidir ve sanıldığının aksine uygulamada bilinç tamamen kapalı değildir. Tıbbi hipnoz Devamı
Kupaterapi / Hacamat
Yaz aylarına vücudumuzu hazırlarken toksinlerden kurtulmanın ruhsal ve bedensel arınmanın en iyi yollarından biri de Devamı
Andulasyon Terapi
Andulasyon terapi vücutta titreşim yaratan dalgaları kızılötesi ışınlarının ısısıyla birleştiren bütüncül tıp yöntemidir. Andulasyon tedavisi Devamı
CGF Kök Hücre
CGF (Konsantre Büyüme Faktörü/+CD34) kök hücre tedavisi hastanın kendi kanı kullanılarak hasarlı dokuların iyileştirilmesi yöntemidir. Devamı
-
Proloterapi Hangi Hastalıklarda Kullanılır?
Proloterapi’nin tedavi skalası geniştir. Aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılabilir.
- Siyatik ağrıları(bel fıtığı)
- Migren
- Ameliyat sonrası iyileşmeyen bel ve boyun fıtıkları
- Eklem gevşeklikleri ve güç kaybı (laksite)
- Tendinit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik rahatsızlıklar)
- Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı üreten organlarda inflamasyon)
- Artroz (eklem kireçlenmeleri, aşınma ve eskimeler)
- Avaskuler nekrozlar( kemik dokunun yetersiz kan akımı nedeniyle nekroze olması)
- Kas ve be tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
- Tekrarlayan baş ağrılar
- Tekrarlayan boyun ağrıları
- Tekrarlayan sırt ağrıları
- Tekrarlayan bel ağrıları
- Omurgalarda, göğüs kafesinde ve kaburgalarda geçmeyen kas ve ligament ağrıları
- Topuk dikeni
- Ayak bilek, el bilek burkulmaları sonrası geçmeyen ağrılar
- Koksidinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
- Skolyoz (skolyozda bilinenin aksine ligament inbalansı çok önemli bir sebebidir)
- Kifoz
- Osteitis Pubis
- Kondromalazi
- Meniskopati
- Tenisçi dirseği (epikondilit)
- Plantar fasitis
- Morton nörinoması
- Ameliyat sonrası geçmeyen kas, eklem ağrıları
- Tetik noktalar
- Fibromiyalji
- Temporomandibuler eklem hipermobilitesi
- Karpal Tünel Sendromu
- Spor yaralamaları
- Perthes hastalığı
- Metatarsalji
- Lumbalji
-
Akupunkturun Etkisi Plesebodan İbaret midir?
Kesinlikle hayır. Plesebo, hastanın haberi olmadan, ilaç yerine ilaç görünümünde başka bir madde aldığı halde hastanın iyileşmesi durumudur.
Aynı şey akupunktur tedavisinde, hastalığın tedavisinde kullanılmayan akupunktur noktalarının iğnelenmesi şeklinde uygulanır. Akupunkturun plesebo etkisi, ilaçların plesebo etkisi kadardır ve % 30 civarındadır. Üstelik ilaçlardaki plesebo etkinlik süre uzadıkça azalır, halbuki uygun tedavide akupunktur tedavi sayısı arttıkça akupunktur etkinliği artar.
Plesebo etkinlik kişinin kendinin tedavi edildiğini düşünmesine bağlıdır, oysa akupunktur tedavisi hayvanlar ve hatta anestezi altındaki hayvanlar üzerinde de uygulanmakta ve olumlu sonuçlar alınmaktadır.
Akupunktur bebek ve küçük çocuklarda da uygulanmaktadır ve bu hasta gruplarında bir plesebo etkinlik olması söz konusu olamaz.
-
Akupunktur Hangi Tür Hastalıklarda Kullanılır?
Akupunktur özellikle ağrılı durumlar olmak üzere bir çok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır.
Eklem ağrıları, kas ağrıları, migren ve hatta menstriasyon ağrılarında etkilidir. Ayrıca mide ve barsak şikayetleri, yüz felci, bulantı ve sinüzitte bile akupunktur tedavisine başvurulabilir.
-
Seans ve Kür Ne Demektir?
Bir akupunktur tedavisine seans denir. 7-10 seans akupunktur tedavisine bir kür denir. Haftada iki veya üç kez yapılan uzun süreli tedavilerde bir kür 15-16 seansa kadar uzatılabilir. İki kür arasında bir hafta on gün ara verilir.
-
Akupunktur Tedavisi Sırasında Vücutta Organik Bir Değişiklik Oluşuyor mu?
Evet; akupunktur iğnesi batırıldığı zaman, iğnenin yakınındaki bölgelerde, sinirler boyunca ya da beyinde değişik kimyasal maddeler salgılanmaktadır.
İlaç tedavilerinde kullanılan vücudun kendi çarkı, ilaçların aksine her hangi bir yan etkiye neden olmadan, kullanılmakta ve tedavi sanal bir ortamda değil fizyolojik ve biyokimyasal düzeyde sağlanmaktadır. Akupunktur tedavisi sırasında; mide asit salgısında veya kan şekeri düzeyinde değişiklik oluşturulabilmekte ya da morfin benzeri endorfin denen ağrı kesici maddeler salgılanmaktadır. Bunlar organik olaylardır.
Eğer endorfinin etkisini bloke eden naloksan maddesi verilirse, akupunkturun ağrı kesici etkisini bloke etmek mümkündür.