CGF Kök Hücre
CGF (Konsantre Büyüme Faktörü/+CD34) kök hücre tedavisi hastanın kendi kanı kullanılarak hasarlı dokuların iyileştirilmesi yöntemidir. Devamı
İyot Tedavisi
Günümüzde İyot eksikliği birçok insanda görülen bir problemdir. Genelde İyot eksikliğinde ilk akla gelen tiroid Devamı
Tıbbi Hipnoz
Tıbbi hipnoz bilinçaltını yönetme biçimidir ve sanıldığının aksine uygulamada bilinç tamamen kapalı değildir. Tıbbi hipnoz Devamı
GAPS Diyeti
GAPS Diyeti'nin altı aşamadan oluşan Giriş Diyeti'nin birinci ve ikinci aşamasıyla bağırsak duvarındaki hasar iyileştirildiğinden Devamı
Andulasyon Terapi
Andulasyon terapi vücutta titreşim yaratan dalgaları kızılötesi ışınlarının ısısıyla birleştiren bütüncül tıp yöntemidir. Andulasyon tedavisi Devamı
Kupaterapi / Hacamat
Yaz aylarına vücudumuzu hazırlarken toksinlerden kurtulmanın ruhsal ve bedensel arınmanın en iyi yollarından biri de Devamı
-
Ozon Tedavisi Nedir?
Ozon 3 oksijen atomunun birleşmesi sonucu oluşan bir gazdır. Başka bir deyişle ozon, oksijenin yüksek enerjili halidir. 1785 yılında bulunmuştur. Renksiz ve kendine has bir kokusu vardır. Çok güçlü okside etme ve çok etkili dezenfekte etme özelliği vardır. Ozon dünya ve yaşam için çok önemlidir. Güneş ışınlarının zararlı etkisi ozon tabakası sayesinde filtrelenmektedir.
-
Ozon Güvenli mi?
Ozon tedavisi yıllardan beri güvenle kullanılmaktadır.
1980 yılında, "Almanya Ozon Terapi Tıbbi Cemiyeti"', 644 Ozonterapist ile, 384.775 hasta üzerinde, toplam 5.579.238 ozon uygulamasını değerlendirilmiş ve Komplikasyon oranı % 0.000007 olduğu tespit edildi. Böylece Ozon Terapi en güvenli tıbbi uygulama kabul edildi.
Ozonun bizzat kendisi kokusu ile koruma sağlar yani aşırı olduğunda kendine has kokusu ile tedbir almamıza olanak sağlar. Modern cihazlar mikrogram bazında tedavi edici ozonun elde edilmesine olanak vererek deneyimli ellerde hataya yer bırakmayacak bir tedavi güvenliği sağlar.
Doğal bir uyarı olarak ozonun koklanmaması, solunmaması gerekir, akciğerler için irritandır.
-
Proloterapi Hangi Hastalıklarda Kullanılır?
Proloterapi’nin tedavi skalası geniştir. Aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılabilir.
- Siyatik ağrıları(bel fıtığı)
- Migren
- Ameliyat sonrası iyileşmeyen bel ve boyun fıtıkları
- Eklem gevşeklikleri ve güç kaybı (laksite)
- Tendinit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik rahatsızlıklar)
- Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı üreten organlarda inflamasyon)
- Artroz (eklem kireçlenmeleri, aşınma ve eskimeler)
- Avaskuler nekrozlar( kemik dokunun yetersiz kan akımı nedeniyle nekroze olması)
- Kas ve be tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
- Tekrarlayan baş ağrılar
- Tekrarlayan boyun ağrıları
- Tekrarlayan sırt ağrıları
- Tekrarlayan bel ağrıları
- Omurgalarda, göğüs kafesinde ve kaburgalarda geçmeyen kas ve ligament ağrıları
- Topuk dikeni
- Ayak bilek, el bilek burkulmaları sonrası geçmeyen ağrılar
- Koksidinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
- Skolyoz (skolyozda bilinenin aksine ligament inbalansı çok önemli bir sebebidir)
- Kifoz
- Osteitis Pubis
- Kondromalazi
- Meniskopati
- Tenisçi dirseği (epikondilit)
- Plantar fasitis
- Morton nörinoması
- Ameliyat sonrası geçmeyen kas, eklem ağrıları
- Tetik noktalar
- Fibromiyalji
- Temporomandibuler eklem hipermobilitesi
- Karpal Tünel Sendromu
- Spor yaralamaları
- Perthes hastalığı
- Metatarsalji
- Lumbalji
-
Akupunktur Tedavisi Sırasında Vücutta Organik Bir Değişiklik Oluşuyor mu?
Evet; akupunktur iğnesi batırıldığı zaman, iğnenin yakınındaki bölgelerde, sinirler boyunca ya da beyinde değişik kimyasal maddeler salgılanmaktadır.
İlaç tedavilerinde kullanılan vücudun kendi çarkı, ilaçların aksine her hangi bir yan etkiye neden olmadan, kullanılmakta ve tedavi sanal bir ortamda değil fizyolojik ve biyokimyasal düzeyde sağlanmaktadır. Akupunktur tedavisi sırasında; mide asit salgısında veya kan şekeri düzeyinde değişiklik oluşturulabilmekte ya da morfin benzeri endorfin denen ağrı kesici maddeler salgılanmaktadır. Bunlar organik olaylardır.
Eğer endorfinin etkisini bloke eden naloksan maddesi verilirse, akupunkturun ağrı kesici etkisini bloke etmek mümkündür.
-
Akupunktur İğnesi Acı Verir mi?
Bir çok kişinin merak ettiği ve endişelendiği bir durumdur, ama akupunktur neredeyse ağrısız bir tedavi yöntemidir.
İğneler son derece incedir ve genellikle hastaların çoğu, onca endişeye rağmen iğneleri çok az hissettikleri için şaşırırlar. İğne batırılırken çok hafif bir sinek ısırığı hissi ve sonrasında iğne bölgesinde hafif bir ısınma veya ağırlık hissi ya da uyuşma normaldir ve iğne çıkarılınca ortadan kaybolur.