Hirudoterapi (Sülük Tedavisi)

Hirudoterapi yani sülük tedavisi birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Dolaşım problemi ve kronik ağrılar için oldukça Devamı

Nöralterapi

Nöral terapide enjeksiyon yöntemiyle otonom sinir sistemi uyarılıp vücudun kendini iyileştirme fonksiyonu devreye sokulur. Nöral Devamı

GAPS Diyeti

GAPS Diyeti'nin altı aşamadan oluşan Giriş Diyeti'nin birinci ve ikinci aşamasıyla bağırsak duvarındaki hasar iyileştirildiğinden Devamı

Tıbbi Hipnoz

Tıbbi hipnoz bilinçaltını yönetme biçimidir ve sanıldığının aksine uygulamada bilinç tamamen kapalı değildir. Tıbbi hipnoz Devamı

CGF Kök Hücre

CGF (Konsantre Büyüme Faktörü/+CD34) kök hücre tedavisi hastanın kendi kanı kullanılarak hasarlı dokuların iyileştirilmesi yöntemidir. Devamı

Kupaterapi / Hacamat

Yaz aylarına vücudumuzu hazırlarken toksinlerden kurtulmanın ruhsal ve bedensel arınmanın en iyi yollarından biri de Devamı

  • Bir çok kişinin merak ettiği ve endişelendiği bir durumdur, ama akupunktur neredeyse ağrısız bir tedavi yöntemidir.

    İğneler son derece incedir ve genellikle hastaların çoğu, onca endişeye rağmen iğneleri çok az hissettikleri için şaşırırlar. İğne batırılırken çok hafif bir sinek ısırığı hissi ve sonrasında iğne bölgesinde hafif bir ısınma veya ağırlık hissi ya da uyuşma normaldir ve iğne çıkarılınca ortadan kaybolur.

  • Proloterapi’nin tedavi skalası geniştir. Aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılabilir.

    1. Siyatik ağrıları(bel fıtığı)
    2. Migren
    3. Ameliyat sonrası iyileşmeyen bel ve boyun fıtıkları
    4. Eklem gevşeklikleri ve güç kaybı (laksite)
    5. Tendinit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik rahatsızlıklar)
    6. Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı üreten organlarda inflamasyon)
    7. Artroz (eklem kireçlenmeleri, aşınma ve eskimeler)
    8. Avaskuler nekrozlar( kemik dokunun yetersiz kan akımı nedeniyle nekroze olması)
    9. Kas ve be tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
    10. Tekrarlayan baş ağrılar
    11. Tekrarlayan boyun ağrıları
    12. Tekrarlayan sırt ağrıları
    13. Tekrarlayan bel ağrıları
    14. Omurgalarda, göğüs kafesinde ve kaburgalarda geçmeyen kas ve ligament ağrıları
    15. Topuk dikeni
    16. Ayak bilek, el bilek burkulmaları sonrası geçmeyen ağrılar
    17. Koksidinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
    18. Skolyoz (skolyozda bilinenin aksine ligament inbalansı çok önemli bir sebebidir)
    19. Kifoz
    20. Osteitis Pubis
    21. Kondromalazi
    22. Meniskopati
    23. Tenisçi dirseği (epikondilit)
    24. Plantar fasitis
    25. Morton nörinoması
    26. Ameliyat sonrası geçmeyen kas, eklem ağrıları
    27. Tetik noktalar
    28. Fibromiyalji
    29. Temporomandibuler eklem hipermobilitesi
    30. Karpal Tünel Sendromu
    31. Spor yaralamaları
    32. Perthes hastalığı
    33. Metatarsalji
    34. Lumbalji

  • Proloterapi; ağrı oluşturan hasarlı bölgeleri kalıcı olarak mikropsuz iltihap ile tedavi eder.

    Bu nedenle vücudumuzun bağışıklık sistemi proloterapide önemli yer tutar. Bağışıklık sistemini baskılayıcı, durdurucu ilaçlar kullanan ya da kullanmak zorunda kalan hastalar bu tedaviden fayda görmezler.

    Non-steroidal-anti enflamatuarlar mikropsuz iltihabın düşmanıdır. Proloterapi uygulamaları süresince bu ilaçların kullanılması tedavi için uygun değildir. Bu ilaçları kullanıyorsanız vücudunuz proloterapiye cevap vermez. Tedavi öncesi mutlaka bu ilaçların kullanılması bırakılır.

    Romatoid artrit gibi vücudun iltihaplı olduğu durumlarda da proloterapi tavsiye edilmez.

    Hasta dermansız veya yeterli beslenememişse ya da sigara kullanıyorsa iyileşme kapasitesi bu durumlardan etkilenecektir. Proloterapiye başlamadan önce, beslenmenizi ve genel sağlığınızı düzeltmelisiniz. Bunun en iyi yolu sigarayı bırakıp, sağlıklı bir diyete başlamaktır.

    Dr.Asuman Kaplan Algın kliniği olarak tedavide uyguladığımız maddeler bir çeşit anestezik madde olan Lidokain, Stem Cel, PRP ve bir çeşit şeker olan dekstrozdur.

    Proloterapi ile oluşan yeni dokuların şekillenmesi özel bir rehabilitasyon gerektirir. Dolayısıyla egzersiz bu tedavinin ayrılmaz parçasıdır. Hastalarımızın da unutmaması gereken önemli konulardan biri de budur.

  • Kesinlikle hayır. Plesebo, hastanın haberi olmadan, ilaç yerine ilaç görünümünde başka bir madde aldığı halde hastanın iyileşmesi durumudur.

    Aynı şey akupunktur tedavisinde, hastalığın tedavisinde kullanılmayan akupunktur noktalarının iğnelenmesi şeklinde uygulanır. Akupunkturun plesebo etkisi, ilaçların plesebo etkisi kadardır ve % 30 civarındadır. Üstelik ilaçlardaki plesebo etkinlik süre uzadıkça azalır, halbuki uygun tedavide akupunktur tedavi sayısı arttıkça akupunktur etkinliği artar.

    Plesebo etkinlik kişinin kendinin tedavi edildiğini düşünmesine bağlıdır, oysa akupunktur tedavisi hayvanlar ve hatta anestezi altındaki hayvanlar üzerinde de uygulanmakta ve olumlu sonuçlar alınmaktadır.

    Akupunktur bebek ve küçük çocuklarda da uygulanmaktadır ve bu hasta gruplarında bir plesebo etkinlik olması söz konusu olamaz.

  • Bir akupunktur tedavisine seans denir. 7-10 seans akupunktur tedavisine bir kür denir. Haftada iki veya üç kez yapılan uzun süreli tedavilerde bir kür 15-16 seansa kadar uzatılabilir. İki kür arasında bir hafta on gün ara verilir.

Beden Kitle Endeksi Hesaplama

Beden Kitle Endeksiniz

Randevu Alın

Vücudunuzun da bahar temizliğine ihtiyacı olabilir

İncele

Yüz ve Boyun Mezoterapisi

İncele

Diz ve kalça ağrılarında ameliyatsız yöntemler

İncele