Yüz Mezoterapi
Yüz mezoterapisinde cildi yenileyen hyaluronik asit antioksidanlar vitaminler mineraller ve amino asitler cilt altına minik Devamı
Andulasyon Terapi
Andulasyon terapi vücutta titreşim yaratan dalgaları kızılötesi ışınlarının ısısıyla birleştiren bütüncül tıp yöntemidir. Andulasyon tedavisi Devamı
İyot Tedavisi
Günümüzde İyot eksikliği birçok insanda görülen bir problemdir. Genelde İyot eksikliğinde ilk akla gelen tiroid Devamı
CGF Kök Hücre
CGF (Konsantre Büyüme Faktörü/+CD34) kök hücre tedavisi hastanın kendi kanı kullanılarak hasarlı dokuların iyileştirilmesi yöntemidir. Devamı
Ozon Tedavisi
Ozon bağışıklığı güçlendirmesi antienflamatuar etkisi ve pek çok faydasının yanında daha sıkı ve pürüzsüz bir Devamı
Kupaterapi / Hacamat
Yaz aylarına vücudumuzu hazırlarken toksinlerden kurtulmanın ruhsal ve bedensel arınmanın en iyi yollarından biri de Devamı
-
Hacamat Nedir?
Hacamat, deriden ufak ensizyonlardan vakum yolu ile kan alınmasıdır.
Genellikle iki omuz arasından, sırttan, başın arka tarafından yahut vücudun herhangi bir yerinden bardak veya boynuzla alınır. Argoda hafif yaralama olarak kullanılmaktadır.
Geçmiş dönemlerde tıbbi amaçlı yaygın kullanılmış fakat deneysel çalışmaların bulunmaması nedeniyle modern tıp tarafından bilinmemektedir. “hijamah” ve “hajamat” kelimeleri ile internette yabancı sitelerde geçmektedir.
Türkiye’de kan vermenin de hacamat olduğu söylensede aynı uygulama değildir. Hacamatta kılcal damarlar ve lenf sıvısı çıkmakta akupunktur noktaları uyarılmaktadır. Kan verme işleminde ise sadece venöz kan verilmektedir.
-
Proloterapi Hangi Hastalıklarda Kullanılır?
Proloterapi’nin tedavi skalası geniştir. Aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılabilir.
- Siyatik ağrıları(bel fıtığı)
- Migren
- Ameliyat sonrası iyileşmeyen bel ve boyun fıtıkları
- Eklem gevşeklikleri ve güç kaybı (laksite)
- Tendinit (Tendon ve ligamentlerde iyileşmeyen kronik rahatsızlıklar)
- Bursit (eklem ve tendonların kayganlığını sağlayan sıvı üreten organlarda inflamasyon)
- Artroz (eklem kireçlenmeleri, aşınma ve eskimeler)
- Avaskuler nekrozlar( kemik dokunun yetersiz kan akımı nedeniyle nekroze olması)
- Kas ve be tendonların tekrarlayan şişmeler ve ağrılar sonucu işlev yapamadıkları rahatsızlıklar
- Tekrarlayan baş ağrılar
- Tekrarlayan boyun ağrıları
- Tekrarlayan sırt ağrıları
- Tekrarlayan bel ağrıları
- Omurgalarda, göğüs kafesinde ve kaburgalarda geçmeyen kas ve ligament ağrıları
- Topuk dikeni
- Ayak bilek, el bilek burkulmaları sonrası geçmeyen ağrılar
- Koksidinia (Kuyruk sokumu ağrısı)
- Skolyoz (skolyozda bilinenin aksine ligament inbalansı çok önemli bir sebebidir)
- Kifoz
- Osteitis Pubis
- Kondromalazi
- Meniskopati
- Tenisçi dirseği (epikondilit)
- Plantar fasitis
- Morton nörinoması
- Ameliyat sonrası geçmeyen kas, eklem ağrıları
- Tetik noktalar
- Fibromiyalji
- Temporomandibuler eklem hipermobilitesi
- Karpal Tünel Sendromu
- Spor yaralamaları
- Perthes hastalığı
- Metatarsalji
- Lumbalji
-
Akupunktur Tedavisi Sırasında Vücutta Organik Bir Değişiklik Oluşuyor mu?
Evet; akupunktur iğnesi batırıldığı zaman, iğnenin yakınındaki bölgelerde, sinirler boyunca ya da beyinde değişik kimyasal maddeler salgılanmaktadır.
İlaç tedavilerinde kullanılan vücudun kendi çarkı, ilaçların aksine her hangi bir yan etkiye neden olmadan, kullanılmakta ve tedavi sanal bir ortamda değil fizyolojik ve biyokimyasal düzeyde sağlanmaktadır. Akupunktur tedavisi sırasında; mide asit salgısında veya kan şekeri düzeyinde değişiklik oluşturulabilmekte ya da morfin benzeri endorfin denen ağrı kesici maddeler salgılanmaktadır. Bunlar organik olaylardır.
Eğer endorfinin etkisini bloke eden naloksan maddesi verilirse, akupunkturun ağrı kesici etkisini bloke etmek mümkündür.
-
Akupunktur Hangi Tür Hastalıklarda Kullanılır?
Akupunktur özellikle ağrılı durumlar olmak üzere bir çok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır.
Eklem ağrıları, kas ağrıları, migren ve hatta menstriasyon ağrılarında etkilidir. Ayrıca mide ve barsak şikayetleri, yüz felci, bulantı ve sinüzitte bile akupunktur tedavisine başvurulabilir.
-
Ozon Tedavisi Nedir?
Ozon 3 oksijen atomunun birleşmesi sonucu oluşan bir gazdır. Başka bir deyişle ozon, oksijenin yüksek enerjili halidir. 1785 yılında bulunmuştur. Renksiz ve kendine has bir kokusu vardır. Çok güçlü okside etme ve çok etkili dezenfekte etme özelliği vardır. Ozon dünya ve yaşam için çok önemlidir. Güneş ışınlarının zararlı etkisi ozon tabakası sayesinde filtrelenmektedir.